Bu yazıda yatak temizliği ve hijyenin ne kadar önemli olduğundan bahsetmek istiyorum. Günün yorgunluğunu attığımız, bedenin dinlendiği, ruhun sakinleştiği yer yatak. Ama çoğu zaman temizlikte en sona bırakılıyor. Oysa en çok temas edilen yerlerden biri. Bu yüzden öncelik verilmesi şart. Nevresimlerin haftada bir değiştirilmesi artık alışkanlık haline geldi. Özellikle yastık kılıfları daha sık değiştirilmeli. Ter, ölü deri, saç ve makyaj kalıntıları hem cilt sağlığını etkiliyor hem de hijyen sorununa yol açıyor. Yazın sıcak havalarda bu süre daha da kısaltılmalı. Çamaşırlar yüksek ısıda yıkanmalı. Mümkünse güneşte kurutulmalı. Doğal kokularla desteklenince yatak odası adeta bir terapi alanına dönüşüyor. Lavanta yağı favorilerimden. Hem mikroplara karşı etkili hem de rahatlatıcı etkisi var. Yatak şiltesi de ihmal edilmemeli. Ayda bir süpürülüp silinmeli. Şilte yönü 2-3 ayda bir değiştirilmeli ki hem daha uzun ömürlü olur hem de şekli bozulmaz. Yastık ve yorganlar da en az birkaç ayda bir yıkanmalı. Özellikle yastıklar, yüzle sürekli temas hâlinde olduğundan temiz tutulması şart. Bunlar küçük gibi görünen detaylar ama yaşam kalitesine büyük etkileri var. Daha rahat bir uyku, daha sağlıklı bir cilt, daha temiz bir zihin… Yatak temizliği sadece hijyen değil; kendine özen göstermenin, iyi hissetmenin bir yolu. Temiz bir yatakta uyandığında güne bambaşka bir enerjiyle başlamak mümkün.
Yatak temizliği sadece hijyen değil; kendine özen göstermenin, iyi hissetmenin bir yolu. Temiz bir yatakta uyandığında güne bambaşka bir enerjiyle başlamak mümkün.
